Eudokias, Pisidia sınırında bir Pamphylia kenti olarak, Termessos’un kontrolünde kalmıştır. 18. ve 19. yüzyıllarda gezginlerin sıkça ziyaret ettiği bu geniş alana yayılmış kent, kuzeyde Evdir Han, doğuda Eski Antalya yolu, güneyde Uzunkuyu Kahvesi ve batıda Kuruçay bölgesi ile sınırlıdır. Geç Roma dönemine ait kalıntılar, kentin savunma amaçlı bir yerleşim alanı olduğunu gösteriyor.
Eudokias, tarımsal faaliyetlerin yoğun olduğu bir kentti. 13 kilometre kuzeydeki Kırkgöz kaynağından gelen su, kanallar yoluyla kente taşınarak tarımsal üretimi artırmıştır. II. Theodosius döneminde imparatorun eşi Aelia Eudocia’nın onuruna 'Eudokias' adını alan kent, M.S. 448-458 yılları arasında ayrı bir piskoposluk merkezi olmuştur.
ÖLÜLER ŞEHRİ DE BULUNUYOR
Eudokias, 52 hektarlık alana yayılmıştır ve antik dönemde taş döşemeli bir ana cadde etrafında kurulmuştur. Günümüze ulaşan yapılar arasında su kanalları ve Korinth düzeninde yapılmış tapınak bulunmaktadır. Kentin nekropolisi, Evdirhan çevresi ve Kuruçay dere yatağına yayılmıştır. Termessos ile bağlantılı Pisidia kalkanı lahitler ve Tümülüsler, nekropolde yaygın mezar tipleridir.
ANTİK KENT KORUMASIZ KALDI
Günümüzde antik kentten geriye kalan yapılar büyük tahribata uğramış durumda. Tapınak, yerleşim alanı içerisinde kalmış ve yıkıntılarında ağaçlar büyümüştür. Kentin zeytin işlikleri korunmasız olarak durmaktadır. Evdir Han’ın yapımında kullanılan kent parçaları ve define arayıcılarının mezarlara verdiği zararlar, kentin korumasızlığını gözler önüne sermektedir. Antalya Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü'nün uygulayacağı önlemler ve kazı çalışmaları, kentin ayakta kalmasına büyük katkı sağlayabilir.
